İYİLİKTE & BİLGİDE AKARSU GİBİ OL
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

En son konular
» Öyle Bişey İştee=)=S
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyC.tesi Ara. 13, 2008 6:55 pm tarafından şerife.1903

» Şahmaran
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPerş. Ara. 11, 2008 11:28 pm tarafından şerife.1903

» Söylesene
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPerş. Ara. 11, 2008 12:39 am tarafından şerife.1903

» Sevmek bana yaramıyor anne
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPaz Ara. 07, 2008 7:39 pm tarafından şerife.1903

» Ayrılık sevdaya dahil
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPaz Ara. 07, 2008 7:36 pm tarafından şerife.1903

» Istanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisligi Bölümü
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPaz Ara. 07, 2008 7:34 pm tarafından şerife.1903

» beni aramaya çıkarsa yüreğin ..!!!
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPerş. Ara. 04, 2008 6:20 pm tarafından şerife.1903

» Kalori yakmanın 20 yolu
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 20, 2008 1:35 pm tarafından şerife.1903

» Anti Virus Programinizi Test Edin! Bu test ile AV Programinizi PC nize zarar vermeden test edin
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyCuma Ekim 17, 2008 6:22 pm tarafından aysien

» Yorumsuz...............................!!
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 13, 2008 4:39 pm tarafından Yonca eylem

» öyle ßir gidişdi ki seninki..!!
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 13, 2008 4:34 pm tarafından Yonca eylem

» Sendeki yürekde yalanmiş yazik...!!!!
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 13, 2008 4:28 pm tarafından Yonca eylem

» Günahsız aşk...
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 13, 2008 4:25 pm tarafından Yonca eylem

» Gitme Dedim /Gittin..
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPerş. Ekim 09, 2008 3:04 pm tarafından Yonca eylem

» Makyaj yaparken aklınızda bulunsun
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 06, 2008 9:35 pm tarafından Yonca eylem

» Parmak Izlerinde Kaybolduğumu Görmüyormusun..!!?
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 06, 2008 9:32 pm tarafından şerife.1903

» Nasa.......
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 06, 2008 9:29 pm tarafından şerife.1903

» Nasıl öldü bu adamm...
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 06, 2008 9:24 pm tarafından şerife.1903

» Makyaj Malzemelerindeki Bakterilere Dikkat!
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 06, 2008 9:09 pm tarafından Yonca eylem

» MAKYAJ YAPMA SANATI
III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR EmptyPtsi Ekim 06, 2008 8:59 pm tarafından Yonca eylem

DUVAR YAZILARI

Madem geldin dünyaya çalış Fizik Kimyaya :)

 

Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste...

 

Yaav burada yazısız bir duvar vardı nereye gitti.

 

Bu kadar cehalet ancak tahsille olur!

 

Senin söylediklerine kim inanır. Tabi ki Kadir İNANIR.

 

Bebeğe araba çarpmış fakat ölmemiş, neden?

Çünkü bebeğin bezi BARİYERLİymiş

Dünyanın ilk aşk şiiri:

Dünyanın ilk aşk şiiri:

Damadım, kalbimin sevgilisi Güzelliğin büyüktür baldan tatlı Aslan, kalbimin kıymetlisi Güzelliğin büyüktür baldan tatlı Benim değerli okşayışlarım baldan tatlıdır Yatak odasında bal doludur Güzelliğinle zevklenelim Aslan seni okşayayım Benim değerli okşayışlarım baldan tatlıdır Damadım benden zevk aldın Annem söyle sana güzel şeyler verecektir Babam, sana hediyeler verecektir. Sen beni sevdiğin için Lütfet bana okşayışlarını Benim Tanrım, benim koruyucum Tanrı Ellil'in kalbini memnun eden Şusin'im Lütfet bana okşayışlarını


III. Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR

Aşağa gitmek

III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR Empty III. Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR

Mesaj tarafından aysien Salı Eyl. 23, 2008 4:46 pm

III. Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR


A. KÜLTÜR

1- Kültürün Anlamı
Bir toplumun ortaklaşa meydana getirdiği, benimsediği, kuşaktan kuşağa aktardığı maddi ve manevi değerlerin tümüdür. İnsanların yaptığı aletler, kullandığı araçlar kültürün maddi boyutunu; gelenek, görenek, eğitim, din gibi unsurlar ise kültürün manevi boyutunu oluşturur. Kültürün bu "maddi" ve "manevi" öğeleri arasında karşılıklı etkileşim vardır. Birinde meydana gelen bir değişme diğerini de etkiler. Kültürün maddi öğeleri, manevi öğelerine oranla daha hızlı değişirler.

Kültürün Özellikleri:
• Kültürü toplum üretir.
• Kültür duygu, düşünce ve hayat tarzıdır.
• Toplumdan topluma ve zamanla değişir.
• Kültür kuşaktan kuşağa aktarılır.
• Kültürün taşıyıcısı dildir.
• Kültür birleştirici ve bütünleştiricidir.
• Kültür öğrenme ile kazanılır.
• Kuşaktan kuşağa aktarılarak devam eder.



ÖRNEK :

Atalarımızın yaratıp bize miras bıraktığı kültür, bizi yaratırken bizim o mirasa kattıklarımızla birlikte gelecek kuşaklara miras kalır, onları yaratır.
Burada, kültürün hangi yönü üzerinde durulmaktadır?

A) İnsanların hem kültürden etkilenip hem de kültürü etkilemesi
B) Her toplumun kendine özgü bir kültürünün olması
C) Kültür öğelerinin etkileşim halinde olması
D) Kültür birliğinin ulusal dayanışmayı güçlendirmesi
E) Kültürlerin giderek birbirine benzemesi

(1987/ÖYS)

Çözüm :
Kültür, insanların ortak yaşamlarında ortaya çıkan ve kuşaktan kuşağa aktarılarak zenginleşen birikimlerin ve değerlerin bütünüdür. Bu yönüyle içerisine toplumu tarihsel geçmişi de girmektedir. Aynı şekilde bugünün toplumsal yaşamı da yarınlar için “geçmiş” değeri taşıdığında, toplumun günümüz yaşantısı, gelecek kuşaklar için “tarihsel birikim” olacaktır.
Bu sebeplerle, toplumsal yaşam içerisinde kültür, hem o anda ki toplumu etkiler, ayrıca kendisinden sonra gelen kuşakları da etkiler.
Bu nedenle cevap: A’ dır.


2- Kültürün İşlevleri
Kültür, toplumun tarihsel süreç içerisinde sahip olduğu tüm değerlerin insandan insana aktarılarak yaşatılmasını sağlar. Ayrıca bu aktarım sırasındaki eğitimle bireyin sosyalleşmesine de katkıda bulunur. Ortak bir kültür etrafında birleşen bir toplum, çok daha iyi bir dayanışma ortaya koyacaktır. Yani kültürün birleştirici ve bütünleştirici bir yönü vardır.

3- Kültürün Kazanılması
İnsan doğumuyla zaten belli bir toplumun içerisinde bulunur. Bu şekilde bu toplumun üyesidir de aynı zamanda. Bulunduğu toplumun kültürünü ilk olarak sadece ailesinden, sonra buna ek olarak arkadaşlarından ve okulundan, daha ileriki dönemlerde de iş ortamından kazanır. Kültürü kazanma, bulunulan toplumun değer yargılarını ve genel kabullerini benimsemesidir. Buna “kültürlenme (kültüre katılma)” denir. Bu toplum kültürünün tüm öğelerini kazanıncaya kadar geçen bir “sosyalleşme” sürecidir. Bu süreç ile birlikte toplumuyla benzer özellikler kazanmanın yanı sıra kişilik oluşumunda da olgunlaşmayı sağlar.

ÖRNEK :

Bazı yörelerimizde erkek evleneceği kızın babasına başlık parası öderken, Yunan töresinde kızıyla evlenecek erkeğe drahoma (para) öder; Japonlar pirinci çubukla, İngilizler çatalla yer; Hintliler ineği kutsal sayıp etini yemezken çoğu toplumlar ineğin etinden ve sütünden yararlanır.
Bu tür davranış örneklerinde, kültürün hangi özelliği üzerinde durulmaktadır?

A) Doğal koşullardan etkilenme
B) Dil aracılığıyla taşınabilme
C) Zamanla değişikliğe uğrayabilme
D) Toplumdan topluma farklılık gösterme
E) Kuşaktan kuşağa aktarılma

(1990/ÖSS)


Çözüm :
Anlatılan tüm özellikler farlı toplumlarla karşılaştırma yapmak amacıyla seçilmiştir. Kültürün en önemli özelliklerinden birisi de biricik olmasıdır. Yani her kültür sistemi, ait olduğu topluma özgüdür. Bu nedenle kültür ile ilgili olguları değerlendirirken her kültürel yapıyı kendi toplumu içerisinde değerlendirmekteyiz.
Paragrafın bize özellikle belirttiği durum, kültürün, “toplumdan topluma farklılık göstermesidir”.
Bundan dolayı doğru yanıt: D’ dir.


4- Kültürel Süreçler

• Kültürlenme: İnsanın kendi toplumunun kültürünü almasıdır.
• Kültürleşme: Kişinin başka bir kültürle etkileşim halinde olarak o kültürden etkilenmesidir.
• Kültür Şoku: Bir kültürden başka bir kültüre geçen bireyin yeni kültür karşısında yaşadığı bunalımdır.
• Kültürel Yozlaşma: Bir kültürün eskimiş ve artık işlevsizleşmiş kısımlarının gereksiz yere korunmaya devam edilmesiyle oluşan değer boşluğudur.
• Kültürel Çözülme: Normalde bir kültürü oluşturacak maddi ve manevi öğelerin bir toplumda bir araya gelememesidir.


ÖRNEK :

“Toplumun bireyleri tarafından yaratılan ve kullanılan her türlü araç ve gereç ‘maddi kültür’, toplum yaşamını düzenleyen tüm değerler ve inançlar ise ‘manevi kültür’dür. Bu iki kültür birbirini etkiler.”
Aşağıdakilerden hangisi maddi veya manevi kültürden birinin diğerini etkilemesine bir örnek olabilir?

A) Eğitimde demokratik tutumun kişilerde bağımsız davranma eğilimini artırması
B) Kitle iletişim araçlarının gelişmesiyle, bölgeler arası değer farklılıklarının azalması
C) Ulaşım araçlarının gelişmesiyle ticaretin kolaylaşması
D) Eğitim düzeyinin yükselmesiyle eski inançların zayıflaması
E) Tarımda makineleşmenin üretimi artırması

(1985/ÖYS)

Çözüm :
Toplumsal yapılar kendi içlerinde iki grupta toplamaktayız: Maddi yapı (günlük yaşamda kullandığımız araçların, mimarinin, teknolojinin… somut bilgisi) ve Manevi yapı (toplumun inandığı değerler, insanların arasındaki ilişkiler, anlaşmalar…gibi soyut bilgiler).
“A” ve “D” seçeneklerinde iki, manevi yapının birbirini etkilemesine yönelik örnekler görmekteyiz. “C” ve “E” seçeneklerinde ise maddi yapının manevi yapıyı şekillendirmesine örnekler verilmiştir. Oysa “B” seçeneğinde maddi yapılardan olan “kitle iletişim araçlarının”, ”değerler” gibi bir manevi yapıları nasıl şekillendirdiğine örnek vermiştir.
Doğru yanıt: B’ dir.


B. TOPLUMSAL KURUMLAR

1- Toplumsal Kurumun Anlamı
Toplumun temel ve önemli bir ihtiyacını gidermek amacıyla bir araya gelmiş, örgütlenmiş, bütünleşmiş insanların tüm inançlar, kurallar, simgeler, kalıp davranışlar, değer ve normlar bütünüdür. Başka bir ifade ile kurum; toplumda yaşayan bireylerin ihtiyaçlarından doğan toplumsal yapının ve değerlerin korunması için zorunlu, bazı yönlerden sürekli, bazı yönlerden ise geçici kurallar bütünüdür.
Kurumlar kuruluşlardan farklıdır. Kuruluş somut, kurum ise soyuttur. Aynı amaca yönelik çok sayıda kuruluş bir isim altında toplanarak kurumları oluşturur. Örneğin okul, parlamento, hastane, adliye, cami birer kuruluştur. Oysa bunların işlevi olan eğitim, din, siyaset ve ekonomi ise birer kurumdur.
Bütün toplumlarda beş temel kurum vardır:
1. Aile kurumu
2. Ekonomi kurumu
3. Siyaset kurumu
4. Din kurumu
5. Eğitim kurumu

Toplumsal Kurumların Özellikleri:
• Bir toplum içinde belli bir ihtiyacı gidermek için vardırlar.
• Toplumsal ihtiyaçlardan doğmuşlardır.
• Aynı kurum, toplumlar arasında ve bir toplumda zamanla biçim ve işlev değişikliğine uğrayabilir.
• Bir toplumsal kurumdaki değişme, diğer kurumlarda da değişmeye yol açar.
• Yeni ihtiyaçlar, yeni kurumları ortaya çıkarır.
• İşlevini tümüyle yitiren, toplum içerisinde hiçbir ihtiyacı karşılayamayan kurumlar ortadan kalkar
• Toplumsal kurumların değişme hızları birbirleriyle aynı değildir. Herhangi bir kurum çok hızlı değişirken bir başkası daha yavaş değişebilir.



ÖRNEK :

Türkiye’de cumhuriyetin ilanından hemen sonra eğitimde, dinde, yönetimde, hukukta, ekonomide, sanatta, aile yapısında gerçekleştirilen devrimlerle kültürel yaşamda önemli değişmeler sağlanmış ve toplum yeni bir kültürel yapıya kavuşmuştur.
Buna göre, toplumun yeni bir kültürel yapıya kavuşturulması aşağıdakilerden hangisindeki değişikliklerle sağlanmıştır?

A) Toplumsal kurumlar
B) Toplumsal roller
C) Toplumsal statüler
D) Toplumsal dayanışma
E) Toplumsal işbölümü

(1994/ÖYS)

Çözüm :
Herhangi bir toplumda değişikliğe gidilmesiyle birlikte insanlar arasında var olan tüm ilişki biçimleri de değişim göstermektedir. Çünkü gerek toplum bireyi belirlemektedir; gerekse de birey toplumu…
Cumhuriyetin ilanından hemen sonra çok büyük bir ilişki değişimi geçirmiştir. Ancak ilişkilerin değişebilmesinin yegâne yolu, toplumsal kurumları değiştirmektir. Eğer kişi karşılaştığı tüm kurumlarda da eski ilişkilerini yaşabiliyorsa, yeni yaşamına yer açma ihtiyacını hissetmeyecektir.
Bu nedenle en köklü değişim, kurumların da birlikte değişebildiği değişimlerdir.
Bu nedenle doğru yanıt: A’ dır.

2- Kültür–Toplumsal Kurum İlişkisi
Toplumun değerler bütünü olarak kültür, insanların nasıl davranacaklarını ve hangi temel de bir araya geleceklerini belirler. Toplumsal kurumlar ise kültürün taşıyıcıları konumundadır. Topluma yeni katılacak olan birey kültürü toplumsal kurumlarda kazanır. Bunun yanında topluma zaten üye olmuş bireylerinde toplum normlarından ve değer yargılarından uzaklaşması engellenir.

3- Toplumsal Kurumların Çeşitliliği
Toplum yaşamı için vazgeçilmez durumda olan temel özelliklerin her biri karşımıza birer toplumsal kurum olarak çıkar. Bunlar: aile, din, ekonomi, siyaset, hukuk…
aysien
aysien
SİTE YÖNETİCİSİ
SİTE YÖNETİCİSİ

Erkek
Mesaj Sayısı : 877
Yaş : 37
Nerden : ÇORUM / MERKEZ
İş/Hobiler : ÖĞRENCİ / WEB TASARIM / PROĞRAM TASARIM DİĞİTAL MEDYA / HACKİNG TOOLS
Lakap : ÖSKİ

https://oskan.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR Empty Geri: III. Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR

Mesaj tarafından aysien Salı Eyl. 23, 2008 4:46 pm

C. TEMEL KURUM OLARAK AİLE

1- Ailenin Anlamı
Aile, toplumun en küçük temel kurumudur. Dolayısıyla kişinin toplum değerleriyle ilk karşılaşması ailede olur. Kişi ilk olarak bulunduğu ailede sosyalleşmeye başlar. Aile, kan veya akrabalık bağıyla birbirine bağlı olan, aralarında toplumca belirlenmiş hak ve ödevler olan bireylerin oluşturduğu bir kurumdur. Aile, bütün toplumlarda evrensel olarak bulunur. Ailenin üyelerinin birbirleriyle ilişki biçimi tarihsel süreç içinde çeşitli değişimler geçirmiştir. Ailenin bu değişiminde etkili olan önemli faktörlerden biri de toplumdaki "üretim ilişkileri" olmuştur.

Bu değişimi sırasıyla şöyle özetleyebiliriz:

Aile Çeşidi Üretim İlişkisi Ailedeki Otorite
I. Anaerkil Aile Toplayıcılık ve Avcılık Anne
II. Ataerkil Aile Yerleşik Tarım Baba
III. Çekirdek Aile Sanayi ve Hizmet Anne+Baba

a. Aile ve Akrabalık
Aile sadece anne, baba ve çocuklardan oluşmaz. Bunun yanında kan bağıyla aile üyelerine bağlı bulunan diğer insanlar da geniş anlamda aileyi (sülaleyi) oluşturur. Temel olan çekirdek aileye eklenmeler ilk olarak doğrudan kan bağıyla (teyze, hala, dayı, amca) sonradan da dış evlenmelerle (enişte, yenge) olur. Toplumsal ilişki biçimlerine göre bu kan bağı daha da uzaklara götürülebilir. Tüm bu kişiler akrabalık ilişkisini oluşturmaktadır. Akrabalık, bireyin sosyalleşmesinde ikinci adımı sağlar.

b. Ailenin Temel İşlevleri
• Neslin devamını sağlama
• Çocuğu sosyalleştirme
• Bireyin psikolojik ihtiyacını karşılama
• Üretim ve tüketim birimi olma
• Bireylere kimlik ve kişilik kazandırma


2- Evlilik Türleri
İnsanların aile oluşturmak için bir araya gelmeleri evlilik ile olmaktadır. Ancak evlilik biçimleri de toplumdan topluma ve bir toplumda zaman içerisinde değişim gösterebilmektedir. Bunlar:

I. Eş sayısına göre:
a. Monogami (Tek Eşlilik): Kadın veya erkeğin tek bir kişi ile yaptığı evliliktir.

b. Poligami (Çok Eşlilik): Kadın veya erkeğin aynı zamanda birden fazla kişiyle yaptığı evliliktir. Poligami, şu şekilde ikiye ayrılır;
– Polijini : Erkeğin birden fazla kadınla evlenmesi.
– Poliandri : Kadının birden fazla erkekle evlenmesi.


II. Eş seçimine göre:
a. Endogami (İçten Evlilik): Evlenenin, eşini kendi akraba ya da kabilesinden seçmesidir. Genellikle tarıma dayalı toplumlarda, sahip olunan toprağın çeyizliklerle dağılmasını önlemek için yapılmaktadır.

b. Egzogami (Dıştan Evlilik): Ait olunan aile veya kabilenin dışından evlenmedir. Kaynakların yetersiz olduğu ya da geçim sıkıntısının olduğu toplumlarda ortaya çıkmıştır. Ailenin veya kabile üyelerinin diğer aile veya kabilelerle birleşmesini sağlayarak yeni kaynaklar yaratmak amacıyla yapılmıştır. Özellikle günümüzde tıp alanındaki ilerlemelerle bu biçimdeki evliliğin olumlu sonuçları ortaya çıkınca modern toplumlarda teşvik edilmiştir.


III. Oturma Yerine göre:
a. Matrilokal (Ana çevresi): Evlenen erkeğin, kadının aile çevresine katılması ve onlarla aynı mekanda yaşaması (iç güveyilik). Anaerkil toplumlarda genellikle veya ataerkil toplumlarda ancak kadının aile çevresinde yetişkin erkek birey yoksa görülür.

b. Patrilokal (Baba çevresi): Evlenen kadının erkeğin ailesine katılması ve onlarla aynı mekanda yaşaması. Ataerkil toplumlarda genellikle veya anaerkil toplumlarda ancak erkeğin aile çevresinde yetişkin kadın birey yoksa görülür.

c. Bilokal (İki yerlilik): Hem kadının hem de erkeğin ailesinin yanında evliliği sürdürme. Göçebe toplumlarda görülür. Eşlere yeni bir çadır kurulmaz.

d. Neo-lokal (Ev Açma): Evlenen çiftin bağımsız yeni bir evde oturmaları. Modern toplumlarda görülür. Özellikle çalışma koşulları aileden farklı bir şehirde yaşamayı dayattığı için yaygınlaşmıştır.


IV. Dul Eşlerin evlenmelerine Göre:
a. Levirat: Eşi ölen kadının, kocasının evli veya bekar kardeşlerinden biri ile evlenmesi.

b. Sorarat: Eşi ölen erkeğin, bekar baldızlarından biri ile evlenmesi.


3- Aile Türleri
Toplumlarda görülen aile biçimleri, ailelerin kapsadığı birey sayısına ve ailede egemen olan cinsiyete göre ikiye ayrılır. Bunlar:
I. Bireyin sayısına göre:
a. Geniş Aile: İkiden fazla kuşağın bir arada ve aynı mekanda yaşadığı ailedir. Genellikle geleneksel toplumlarda bulunur. Otorite babada ya da evin en büyük erkeğindedir.

b. Çekirdek Aile: Anne, baba ve evlenmemiş çocuklardan oluşan bir ailedir. Modern toplumların yaygın aile biçimidir. Otorite eşler arasında paylaşılmıştır.

II. Otoriteye göre:
a. Anaerkil Aile (Maderşahi) Aile: Anne hukuku ve otoritesinin egemen olduğu ailedir. Hem ailede, hem de toplumda egemen konumda bulunan kadındır. Ailenin genel yaşam biçimini belirleyen kadın ve kadının yaşama biçimidir. Bazı ilkel toplumlarda görülür.

b. Ataerkil (Pederşahi) Aile: Baba otoritesi ve hukukunun egemen olduğu ailedir. Hem ailede, hem de toplumda egemen konumda bulunan erkektir. Aile, erkeğin yaşama biçimine göre biçimlenir. Tarım toplumlarında yaygın aile biçimidir


ÖRNEK :

“Çekirdek aile tipinin yaygın olduğu toplumlarda, ölümün verdiği büyük kederin nedeni, bu aile tipinin yapısında aranabilir. Anne, baba ve çocuklardan oluşan bu aile tipinde başlıca görevler birer kişi tarafından yerine getirilir. Ölen üyenin yeri, bir başkası tarafından kolayca doldurulamaz. Oysa geniş aile tipinin yaygın olduğu toplumlarda, ölen üyenin görevini aileden bir başkası hemen üstelenebilir.”
Bu açıklama, aşağıdakilerden hangisi için bir örnek olabilir?

A) Aile yapısı karmaşıklaştıkça duygular abartılır.
B) Ölenin ardından duyulan yasın derecesi, ailenin yapısı ile ilgilidir.
C) Geniş aile tipinin yaygın olduğu toplumlarda, yas tutulması hoş karşılanmaz.
D) Çekirdek ailede yas, ölene duyulan sevgiye dayanır.
E) Çekirdek ailede yasın yoğun olması, az sayıda kişi tarafından paylaşılmasından kaynaklanır.

(1981 /ÖSS)


Çözüm :
Paragrafta iki ayrı toplumda aile üyelerinden herhangi birinin ölümünde, nasıl davranacakları üzerine yapılan araştırma anlatılmaktadır. Buna göre, özellikle çekirdek ailede (anne, baba, ve kardeşlerden oluşan aile tipi) bir ölüm durumunda aile bireylerinin çok üzüleceği vurgulanmıştır. Bunun yanında geniş aile tipinde ise ölenin ardından çok büyük yaslar tutulmadığı bildirilmiştir.
Kısaca, insanların ölüm haberine karşı verdikleri tepki, bulundukları ailenin yapısıyla yakından ilgilidir.
Bu sebepten yanıt: B’ dir.


4- Boşanma ve Sonuçları

Aileyi oluşturan anne ve babanın birlikte yaşayamayacaklarına karar vermesiyle yasal yollarla birbirinden ayrılmalarına boşanma denir. Tarih içerisinde bazı toplumlarda boşanma tümüyle yasaklanmış, bazılarında ancak ağır şartlar altında izin verilmiştir. Bu uygulamaların temel nedeni aile kurumunun korunmasıdır. Oysa günümüz modern toplumlarında temel öğe birey olduğu için boşanmalarda geniş bir esneklik tanınmaktadır.

Boşanma nedenleri şöyle sıralanabilir:
• Eşlerden herhangi birinin bir başka kişiyle zinası (yasak ilişki kurması).
• Eşlerin uzun bir zamandır zaten birbirlerinden ayrı yaşıyor olmaları.
• Eşlerin birbirleriyle ilişkilerinde şiddetli geçimsizlik.
• Eşlerden herhangi birinin kötü alışkanlıkları.
• Aile içerisinde eşlerden birinin diğerine uyguladığı fiziksel şiddet.
• Akıl sağlığı bozukluğu.


D. DİN

1- Sosyolojik Açıdan Din
İnsanların doğa içerisinde anlamadıkları ve karşısında aciz kaldıkları olayları doğaüstü, yüce ve mistik nitelikli bazı güçlerle açıklamaya çalışmalarıdır.
Tarih içerisinde çeşitli toplumlarda çok farklı din biçimleri ortaya çıkmıştır. Ancak yine de dinlerin kaynaklarında yatan temel nedenler, din inancının insanlara vermiş olduğu iç rahatlık, güven ve engellenemeyecek olaylar (hastalık, sakatlık ve ölüm gibi durumlar) karşısında gönül huzuru vermesidir.
Bir bilim dalı olarak sosyoloji, dini verdiği bilgilerle ya da buyruklarıyla araştırarak asla yargılamaz. Sosyolojinin yaptığı şey, dinin toplum yaşamındaki yerini belirlemeye çalışmaktır.

Dinlerin ilkel dönemlerden günümüze kadar geçen sürede ortaya çıkış biçimleri ve geçirdiği evreler şöyle sıralanabilir:
• Totemizm (Totemcilik)
• Natürizm (Doğa güçlerine tapınma)
• Politeizm (Çok tanrılı din)
• Monoteizm (Tek tanrılı din)

2- Dinin Temel İşlevleri
• Güvenlik ve düzen sağlama.
• Toplumsal kontrolü kolaylaştırma.
• Toplumdaki bireylerin birbirleriyle dayanışmasını kuvvetlendirme.
• Toplumsal ahlakı oluşturma ve yaygınlaştırma.

3- Din ve Laiklik
Laiklik temel anlamıyla din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması ve birbirlerine müdahale etmesinin önlenmesidir. Bu yönüyle laiklik, dine karşı olmak değildir. Aksine inanç sahibinin baskı altında kalmasının önlenmesidir. Demokrasi: eşitlik ve özgürlüğü savunduğu için, lâik olmak demokratik toplumlar için vazgeçilmezdir.
aysien
aysien
SİTE YÖNETİCİSİ
SİTE YÖNETİCİSİ

Erkek
Mesaj Sayısı : 877
Yaş : 37
Nerden : ÇORUM / MERKEZ
İş/Hobiler : ÖĞRENCİ / WEB TASARIM / PROĞRAM TASARIM DİĞİTAL MEDYA / HACKİNG TOOLS
Lakap : ÖSKİ

https://oskan.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR Empty Geri: III. Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR

Mesaj tarafından aysien Salı Eyl. 23, 2008 4:47 pm

. SİYASET

1- Siyasetin Anlamı
Siyaset, bir yönetme yoludur. Siyasetle, insanlar kendi yaşamlarını, yöneticiler bir kurumu ve hükümetler bir devleti yönetebilirler. Siyaset, bir ülkedeki yönetimi meydana getiren en alt tabakadan en üst tabakaya kadar tüm kademeleri, kurumları ve kuralları ifade eder.

Devlet:
Bir ülke üzerinde, insanların yönetimini amaçlayan yazılı kurallarla belirlenmiş, hukuksal bir kurumdur. Bir devletin meydana gelebilmesi için, sınırları belli bir toprak parçası, belli sayıda insan ve sağlam bir otoritenin olması gerekir.

Devletin Temel Özellikleri:
• İnsanlar üzerinde bulunan en üstün otoritedir.
• Kapsamı açısından insan topluluklarının oluşturduğu en geniş kurumdur.
• Devletin yönetebilmek için yetkisini yine halktan aldığı zor kullanma yetkisi vardır.
• Devlet, diğer bütün kurumları içine alan bir “üst kurum”dur.
• Devlete giriş ve çıkışlar (üyelik) bireyin iradesinin dışındadır.



Devlet Şekilleri
Devletler, iç yapılarına, uyguladıkları ekonomik modele ve kendilerini belirleyici temel niteliklerine bağlı olarak üç farklı gruba ayrılırlar.

Bunlar:
I. İç Yapılarına Göre
a. Üniter (Tekçi) Devlet: Siyasal iktidarın tek bir kaynağa dayandığı tek meclisi, tek tip kanunu bulunan devletlerdir. Örnek: Türkiye, Fransa, İtalya...

b. Federal Devlet: Kendi içinde bağımsız ve farklı hukuk kurallarına sahip, birden fazla federe devletin oluşturduğu devlettir. İç işlerinde serbest, dış işlerinde federal devletin çatısı altında ortak hareket ederler. Örnek: Almanya, ABD…

II. Ekonomik Yapılarına Göre
a. Sosyalist Devlet: Üretim araçları devletin elindedir. Kolektif çalışma ve toplumsal dayanışma vardır. Merkezden planlı ve ihtiyaç ölçüsünde üretim yapılır.

b. Kapitalist Devlet: Üretim araçları özel mülkiyet sayesinde kişilerin elindedir. Ekonomiyi ve üretimi büyük firmaların faaliyetleri yönlendirir.

III. Niteliklerine Göre
a. Sosyal Devlet: Toplumsal refahı, toplum içinde eşit bir biçimde dağıtmayı hedefleyen devlettir. Sosyal devlet ilkesine sahip toplumlar, gelir dağılımını adil ve eşit biçimde yapmaya ve sınıflar arası uçurumları en aza indirilmeye çalışır.

b. Liberal (Özgürlükçü) Devlet: Adalet, savunma ve güvenliğin dışında tüm faaliyetlerin toplumsal kesimlere bırakıldığı devlettir. Devletin temel amacı insanların özgürlüğünü maksimum düzeyde tutmaktır.

c. Laik Devlet: Din ve devlet işlerinin birbirinden tamamen bağımsız olarak yürütüldüğü devlettir. Din işleri devlet dışında farklı organlarca idare edilir. Devlet din işlerine karışmaz. Kişilerin din ve vicdan özgürlükleri ise devletin güvencesi altındadır.

d. Teokratik Devlet: Dini kurallara göre yönetilen ve yöneticileri din adamları içerisinden seçilen devlettir. Tüm kurallar dine dayanır. Yöneticiler din adamı zümresinden gelir.

e. Hukuk Devleti: Devletin kurum, kuruluş ve faaliyetlerinin tamamen hukukça belirlendiği devlettir. Kanunlar karşısında herkes eşittir. Hiçbir kişi veya kurumun ayrıcalığı yoktur. Yasama, yürütme ve yargı ayrı ellerde toplanmıştır. Buna “güçler ayrılığı” ilkesi denir. Böylelikle kanunların üstüne çıkmayı amaçlayan herhangi bir gücü diğer güçler engellerler.

f. Demokratik Devlet: Yönetenlerin halk tarafından seçildiği, böylelikle çoğulculuğu amaçlayan devlettir. Özgür düşünce ve düşüncenin özgür ifadesi, demokratik devletin temelinde yatar. Halk, devlet karşısında eşittir. Demokrasinin gelişmesini sağlayan üç temel faktör vardır.

Bunlar:
• Ekonomik Gelişme: Sanayi devriminden sonra toplumsal refahın artması, merkezi krallıkların yıkılmasını ve kişi haklarını gözeten devletlerin ortaya çıkmasını hızlandırmıştır.

• Morfolojik Gelişme: Nüfusun artması ve şehirlerin büyümesi insan faaliyetlerini arttırmış, hareketli bir düşünce ortamı ortaya çıkarmıştır.

• Düşünce Akımları: Savunulan görüş ne olursa olsun, düşünce akımlarının gelişimi özgür düşüncenin ve dolayısıyla demokrasinin gelişimini sağlamıştır.


ÖRNEK :

Devlet yönetiminde, aşağıdakilerden hangisinin yapılması kişi hak ve özgürlüklerinin korunmasında diğerlerinden daha etkili olur?

A) Hukuk kurallarının yazılı olarak belirlenmesi
B) Yöneticilerin, eğitim düzeyi yüksek kişilerden seçilmesi
C) Yönetim birimleri arasında eşgüdümün (koordinasyonun) sağlanması
D) Yasama, yürütme, yargı yetkilerinin ayrı organlara verilmesi
E) Devletin, tüm yerleşim birimlerinde örgütlenmesi

(1987/ÖYS)


Çözüm :
Devlet, kişilerin tek tek, tüm otonom (kendi kendilerine karar verme ve eylemde bulunma) güçlerini anlaşarak verdikleri bir toplumsal kurumdur. Ancak devlete bu güçlerini devreden kişiler, bir yandan da kaygı taşımaktadırlar. Bu kaygının en önemli sebebi, devletin bazı durumlarda keyfi uygulamalara sahne olmasıdır. Tarih boyunca birçok örnek, bize devletin bazı kişilerin ellerinde çok olumsuz durumlara düşebileceğini göstermiştir. İşte devleti oluşturan bireyler, bu kaygının çözümü konusunda devleti yapılandırmaya çalışmışlardır. En önemli çözüm girişimi, devletin güçlerini dengeli bir biçimde dağıtmak olmuştur.
Devletin toplum yaşamında sahip olduğu en önemli üç hak: Yasama yapabilme (yasa koyabilme), Yürütmede bulunma (yasayı uygulama) ve Yargıda bulunma (yasaya göre suçlu ve suçsuzu tespit edip, suçluları cezalandırma) haklarıdır. Özellikle, mutlak monarşiler döneminde böylesi güçlere sahip devletlerin insan yaşamına tehditleri sonucunda günümüz modern toplumunda bu yetkiler ayrı birimlerin sorumluluklarına verilmiştir. Yasama için meclis (parlamento), yürütme için hükümet (iktidar) ve yargı için mahkemeler (hukuk sistemi) yetkili kılınmıştır.
Böylelikle farklı kurumlar birbirini denetleyeceğinden sistemin insanlar üzerinde keyfi uygulamalarının önüne geçilebilecektir.
Bu nedenlerle yanıt: D’ dir.



2- Siyasetin Temel Kavramları


• Hükümet: Devlette eksiksiz bir çalışma yapılabilmesi için üç büyük güç (yasama, yürütme, yargı) bulunmaktadır. Hükümet, bu güçlerden “yürütme” gücünü kullanan organdır. Yürütme, yasalara göre yapılır.

• Meclis (Parlamento): Üç büyük güçten “yasama” gücünü kullanan organdır. Seçilmiş insanlardan oluşan parlamento, demokratik devletlerde halk tarafından seçilir.

• Siyasi Partiler: Meclis içerisinde birbirleriyle benzer siyasi düşüncedeki insanların oluşturdukları, belli bir programa dayalı ve hükümet kurarak programlarını uygulamayı amaçlayan gruplardır. Demokrasinin özgür, çok sesli düşünce ortamı için önemlidirler.

• Seçim: Halkın mecliste kendi düşüncelerini savunmaları için kendileriyle benzer siyasi düşüncedeki insanları seçerek kendilerine vekil tayin ettikleri oy verme işlemi.
aysien
aysien
SİTE YÖNETİCİSİ
SİTE YÖNETİCİSİ

Erkek
Mesaj Sayısı : 877
Yaş : 37
Nerden : ÇORUM / MERKEZ
İş/Hobiler : ÖĞRENCİ / WEB TASARIM / PROĞRAM TASARIM DİĞİTAL MEDYA / HACKİNG TOOLS
Lakap : ÖSKİ

https://oskan.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR Empty Geri: III. Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR

Mesaj tarafından aysien Salı Eyl. 23, 2008 4:47 pm

Konuyla ilgili ÖSYM tarafından sorulmuş sorular. (Kitabı 2005-2006 öğretim yılı için hazırladığımdan bu dönemden sonraki sorular yoktur)

1. Aşağıdakilerden hangisi toplumların demokratikleşmesinin bir göstergesi değildir?

A) Aydınların toplum üzerindeki etkilerinin arttırılması
B) Toplumsal örgütlenmenin artırılması
C) Eğitimin yaygınlaştırılması
D) Halkın, yönetime katılımının artırılması
E) Hukukun üstünlüğü ilkesine geçerlik kazandırılması

(1978)



2. Danıştayın görevi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yasaların Anayasa’ya uygunluğunu denetlemek
B) Ölüm cezalarının affına karar vermek
C) Siyasal parti program ve etkinliklerinin Anayasa’ya uygunluğunu denetlemek
D) Yürütmeyle ilgili şikayet konularını inceleyerek karara bağlamak
E) Adliye mahkemelerince verilen karar ve hükümlerin son incelemesini yapmak

(1979)



3. Aşağıdakilerden hangisi az gelişmiş bir ülkenin kalkınabilmesi için gerekli olan koşullardan değildir?

A) İnsan gücünün verimliliğini arttıracak sağlık yatırımlarının gerçekleştirilmesi
B) Üretimde ülke koşullarına ve gereksinimlerine en uygun teknolojinin kullanılması
C) Eğitimin kalkınma için gerekli insan gücünü yetiştirecek biçimde düzenlenmesi
D) Gereksiz tüketimin kısılmasıyla sağlanan tasarrufların yatırımlara dönüştürülmesi
E) Kaynakların değişik ekonomik etkinliklerde eşit olarak dağıtılması

(1979)



4. Aşağıdakilerden hangisi enflasyonla birlikte görülen bir durum değildir?

A) Dışsatımın azalması sonucu dış ödemeler dengesinin bozulması
B) Kredi yetersizliği, ara madde yokluğu gibi nedenlerle üretimin azalması
C) Aşırı fiyat yükselmeleri nedeniyle alıcının tüketim isteğinin (talebin) azalması
D) Satıcıların, fiyat artışlarını bekleyerek stok yapmaları
E) Halkın, elindeki parayı biriktirmekten kaçınarak
mala ve altına yatırması

(1980)



5. Aşağıdaki yöntemlerden hangisi tüm yurttaşların seçimle oluşturulan yasama organında daha iyi temsil edilmelerini sağlayabilir?

A) Yasama organı üyelerinin, geçerli oyların partilere dağılışı ile orantılı olarak saptanması
B) Yasama organı üyelerinin, çoğunluğu sağlayan partinin adayları arasından seçilmesi
C) Partilerin gösterdikleri aday sayısının, üye sayılarıyla orantılı olması
D) Adayların, parti üyeleri tarafından seçilmiş delegelerce saptanması
E) Partilere, yalnız örgütlendikleri bölgelerde seçime katılma hakkının verilmesi

(1981/ÖSS)



6. Aşağıdakilerden hangisi toplumsallaşmayı (sosyalleşmeyi) gösteren bir kanıt olabilir?

A) Sobadan eli yanan çocuğun bir daha sıcak şeylere yaklaşmaması
B) Çocuğun, her istediğini yapan büyükannesinin yanına gitmek istemesi
C) Çocuğun, arkadaşlarının önderlik etmesine dayanamayarak oyunu bırakması
D) Yeni doğan kardeşine gösterilen ilgiden rahatsız olan çocuğun bebek gibi davranmaya
E) Çocuğun, arkadaşlarınca beğenilmeyen davranışlarını terk etmeye başlaması

(1981/ÖYS)



7. Ülkemizde milletvekili seçilebilmek için okuryazarlığın yeterli görülmüş olmasının, demokrasi açısından gerekçesi ne olabilir?

A) Rejimin, okul öğrenimindeki yetersizlikleri giderecek başka kurumlara sahip olması
B) Devlet yönetiminde, okul öğrenimi ile kazanılanlar dışında bazı bilgi ve becerilere de gerek duyulması
C) Kendi kendini yetiştirmiş kişilerin de devleti iyi yönetebilecekleri inancı
D) Devlet yönetimine ilişkin bilgi ve becerilerden hangilerinin okul öğrenimiyle kazanılacağının bilinmemesi
E) Yurttaşların devlet yönetimine katılmalarında ayrıcalık yaratmamak düşüncesi

(1981/ÖSS)



8. Aşağıdakilerden hangisinin bir bölgedeki sanayileşme ile yakından ilişkili olduğu söylenemez?

A) Bölgenin pazar olarak genişlemesinin
B) Ticari ve mali etkinliklerdeki artışın
C) Ulaştırma hizmetlerindeki gelişmenin
D) Turizm yatırımlarındaki artışın
E) Nitelikli işgücü sayısındaki artışın

(1982/ÖSS)



9. “Her yurttaşa eşit ağırlıkta bir oy hakkı tanıyan demokrasinin ‘genel ve eşit oy’ ilkesi, kimi seçmenlerin ülke ve toplum çıkarlarını bilememeleri yüzünden uygun seçme yapamadıkları gerekçesiyle eleştirilere uğramaktadır.”
Aşağıdaki önlemlerden hangisinin, böyle bir eleştiriye dayanak yapılan durumu ortadan kaldırması beklenir?

A) Çoğunluğun benimsemediği eleştirileri dikkate almama
B) Seçim propagandalarının süresini uzatma
C) Seçmen olabilecekleri sınavla belirleme
D) Uygun seçim yapmadığı ortaya çıkanları uyarma
E) Yurttaşların eğitim düzeylerini yükseltme

(1981/ÖSS)



10. “Temsili demokrasiyi benimseyen bir ülkede:
I. Anayasanın, halkoyuna sunulması (referandum)
II. Parlamentoda anayasa değişikliği yaparken, diğer yasalar için gerekli görülenden daha fazla bir oy çoğunluğu istenmesi
III. Yasaların anayasaya uygun olması ilkelerine uyulmaktadır.”
Bu ilkelerin, aşağıdaki amaçlardan hangisini gerçekleştirmeye yönelik olduğu söylenebilir?

A) Halk iradesine dayanan temel kurallara süreklilik kazandırmaya
B) Anayasal düzeni, uluslararası demokratik kuruluşların ilkeleriyle tutarlı kılmaya
C) Toplumdaki değişmeleri kısa sürede anayasaya yansıtmaya
D) Parlamento üyelerinin yasama sorumluluklarını azaltmaya
E) Toplumdaki düşünce farklılıklarını azaltmaya

(1981/ÖSS)



11. Ailenin temel işlevlerinden biri de çocuğu toplumsallaştırmaktır. Ancak aile çocuğa benimseteceği değerleri kendisi yaratmaz, ona kendi dışında geliştirilmiş olan değerleri aktarır.
Bu görüşe dayanarak aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılabilir?

A) Aynı aile içinde yetişmiş bireyler farklı değerler kazanmış olabilir.
B) Ailenin işlevleri arttıkça, toplumun aileye verdiği değer de artar.
C) Birey ait olduğu toplumun değerlerini ailesinden öğrenir.
D) Ailenin diğer kurumlara göre daha değerli sayılması evrensel bir olgudur
E) Ailenin işlevlerinin sayısı toplumdan topluma değişebilir.

(1982/ÖSS)



12. “Ekonomik yönden gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkelere bağış, kredi vb. biçimlerde sermaye aktarmaktadırlar.”
Gelişmiş ülkelerin böyle davranmaları aşağıdakilerden hangisi ile ilişkilidir?

A) Pazar bulma ve ihracat yapma olanaklarını artırma
B) Gelişmekte olan ülkelerdeki hammadde üretimini artırarak kendi gereksinimlerini giderme
C) Sermaye aktarılan ülke üzerindeki siyasa etkilerini artırma
D) Gelişmekte olan ülkelerde hammaddelerin yarı işlenmiş hale getirilmesini sağlayarak maliyeti düşürme
E) Ülkelerinde kamuoyunun gelişmekte olan ülkelere yardım edilmesi yolundaki isteklerini karşılama

(1982/ÖSS)



13. “Su değirmenini ilk bulan Çinlilerdir. Ne var ki, sulama güçlükleri yarattığı için icadı yaygın olarak kullanmamışlardır. Bir Roma imparatoru da, bazı kimseler işsiz kalır gerekçesini ileri sürerek, icat edilen mekanik bir vincin kullanılmasını yasaklamıştır.”
Bu örneklerde, icatların yaygınlaşmasını engelleyen ortak etken nedir?

A) Ulaşım ve haberleşmenin yetersiz olması
B) İcatları kullanabilecek eğitilmiş işgücünün çok az olması
C) İcattan yararlanmanın sorun yaratacak nitelikte olması
D) İcattan yararlanmak için gerekli olan masrafın çok olması
E) İcadın sağlayacağı yararların iyi anlaşılmamış olması

(1983/ÖSS)



14. “Faiz oranlarını yükselterek tasarrufları artırmak enflasyona karşı alınan önlemlerden biridir. Ne var ki bu önlem, stoklarında aşırı birikme gibi istenmeyen bazı sonuçlara da neden olabilir. Bu durumda, fiyatlar düşerken müteşebbisin kârı azalıp, işsizlik artabilir.”
Bu görüşe göre, böyle bir ortamda işsizliğe yol açan süreç aşağıdakilerden hangisidir?

A) Talep fazlalığı — üretimin artması — yatırımların azalması
B) Talep azlığı — üretimin azalması — yatırımların artması
C) Talep fazlalığı — üretimin artması — yatırımların artması
D) Talep azlığı — üretimin artması — yatırımların artması
E) Talep azlığı — üretimin azalması — yatırımların azalması

(1983/ÖYS)



15. “Çöl sıcağında yaşayan insanlar için kürkün, miktarı ne kadar az olursa olsun, hiçbir değişim değeri yoktur.”
Bu cümleyle, aşağıdakilerden hangisi anlatılmak isteniyor?
A) Miktarı çok olan bir malın değişim değeri olmasa da kullanım değeri olabilir.
B) Miktarları az da olsa kullanım değeri aynı olan mallar arasında değişim olmaz.
C) Miktarı çok olan şeylerden insan emeği olanların değişim değeri vardır.
D) Miktarı az da olsa, kullanım değeri olmayan bir malın değişim değeri olmaz.
E) Miktarı az olan malın değişim değeri yükselir.

(1983/ÖYS)



16. “Marangozluk, terzilik gibi, kişinin yaptığı işe kendinden bir şeyler kattığı mesleklerde ‘yabancılaşma’ azdır. Buna karşılık, bütün gününü vida sıkıştırmakla geçiren fabrika işçilerinde ‘yabancılaşmanın çok olduğu görülür.”
Buna göre aşağıdakilerden hangisi “yabancılaşmanın ortaya çıkmasına neden olmaktadır?

A) Üretimin, mal satmak için yapılması
B) İşin, kişisel yeteneklerin kullanılmasını engellemesi
C) Yapılan işte bedeni çalışmanın yoğun olması
D) Malın kısa bir süre içinde üretilmesi
E) Sürekli olarak aynı işte çalışılması

(1983/ÖYS)



17. Bir toplumda aşağıdaki değişikliklerden hangisi bir kalkınma ölçütü sayılmaz?

A) Okur – yazar oranının artması
B) Toplumsal hareketliliğin artması
C) Nüfusun artması
D) Meslek çeşitlerinin artması
E) Sanayi yatırımlarının artması

(1984/ÖSS)



18. Aşağıdakilerden hangisi T. C. Merkez Bankası’nın görev ve yetkilerinden biri değildir?

A) Kalkınma plan ve programlarına uygun para ve kredi politikası izlemek
B) Ulusal paranın iç ve dış değerlerini koruyucu önlemler almak
C) Para çıkarmak ve dolaşımını düzenlemek
D) Vatandaşların küçük tasarruflarını toplamak
E) Hükümetlerin mali danışmanlık ve kasadarlık görevini yapmak

(1984/ÖSS)



19. Aşağıdakilerden hangisi hem demokratik hem de demokratik olmayan yönetimlerde görülen bir durumdur?

A) Farklı görüş ve düşüncelerin serbestçe tartışılması
B) Bireyleri etkileme yöntemi olarak ikna yolunun kullanılması
C) Kararların alınmasında uzman görüşlerinden yararlanılması
D) Grup liderlerinin seçimle işbaşına gelmesi
E) Kararların oy çokluğuyla alınması

(1985/ÖSS)




20. İleri üretim teknolojisine sahip olan bir ülkede aşağıdakilerden hangisinin görülmesi beklenemez?

A) Birim zamandaki üretimin fazla olması
B) İhtiyaçların karşılanmasında bilimsel bilgilerden yararlanılması
C) Üretimde standartlara uygunluğun sağlanması
D) Mesleki eğitimin usta – çırak ilişkisi içinde yapılması
E) İnsan gücünden tasarruf sağlanması

(1985/ÖSS)




21. Toplumumuzda, gelir ve eğitim düzeyleri daha düşük ailelerde doğurganlık fazladır.
Aşağıdakilerden hangisinin bu duruma yol açan bir etken olduğu savunulamaz?

A) Çocuk ölüm oranının yüksek olması
B) Çocukların aileye destek olarak görülmesi
C) Erkek çocuk sahibi olma isteğinin yaygın olması
D) Çocuklar için bakım kolaylıklarının sağlanmış olması
E) Aile planlaması konusundaki bilginin yetersiz olması

(1986/ÖSS )



22. Sanayi öncesi toplumlarda yer alan zanaatçılık gibi küçük üretim birimlerinde aşağıdakilerden hangisinin görülmesi beklenmez?

A) Üretimin her aşamasında aynı kişinin görev yapması
B) Mesleki eğitimin iş yerinde kazanılması
C) İşyeri sahibinin üretimde rol alması
D) Çalışanların yeteneklerinin önemli görmesi
E) Üretimde emeğin katkısının az olması

(1986/ÖYS)



23. Nüfusun hızla artması ve sanayinin gelişmesi doğal kaynaklara yönelik talepleri artırmıştır. Yenilenmesi mümkün olmayan doğal kaynakların hızla tüketilmesi, yakın gelecekte insanlığı önemli sorunlarla karşı karşıya bırakacaktır.
Aşağıdakilerden hangisi, bu gidişi engelleyici bir önlem değildir?

A) Üretimde temel ihtiyaçların karşılanmasına öncelik verme
B) Mamul maddelerde dayanıklılığı artırma
C) Bireyleri tutumlu olmaya özendirme
D) Kaynak tasarrufuna yönelik çalışmaları hızlandırma
E) Sanayi ürünlerinin çeşidini artırma

(1988/ÖYS)



24. Pazar ekonomisi, ihtiyaç fazlası ürünlerin başka ürünlerle değiştirilmesiyle ortaya çıkmıştır.
Bu görüşe göre, pazar ekonomisinin ortaya çıkmasını sağlayan başlıca etken aşağıdakilerde hangisidir?

A) Değişim aracı olan paranın bulunması
B) Ürünlerin aynı kalitede olması
C) İnsanlar arası ilişkilerin yaygınlaşması
D) Üretimin tüketimden fazla olması
E) İşyerlerinin belirli bölgelerde toplanması

(1987/ÖSS)



25. Bir köylü kadının, ailesinin ihtiyacını karşılamak için sütten peynir yapması ve pazarda satmak için bahçede sebze yetiştirmesi birer üretim faaliyetidir.
Üretimin bu örneklerin ikisine de uygun olan tanımı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kişisel yaratıcılığı işe katarak özgün bir ürün yaratmak
B) Bir malın miktarını artırmak
C) Bir malda değişiklik yaparak yeni bir mal elde etmek
D) Kar elde etmek amacıyla mal ve hizmet sağlamak
E) İnsan ihtiyaçlarını giderecek fayda yaratmak

(1987/ÖYS)



26. Kanun, belli kişiler arasındaki ilişkilerin özel yönlerini değil, bu ilişkilerin ortak yanlarını dikkate alır.
Bu cümlede, kanunun hangi niteliği üzerinde durulmaktadır?

A) Eşitlik ilkesine uygun olma
B) Genel ve nesnel olma
C) Belli bir topluma özgü olma
D) Zamanla geçerliliğini yitirebilme
E) Güçlü yaptırımlarla desteklenme

(1987/ÖSS)
aysien
aysien
SİTE YÖNETİCİSİ
SİTE YÖNETİCİSİ

Erkek
Mesaj Sayısı : 877
Yaş : 37
Nerden : ÇORUM / MERKEZ
İş/Hobiler : ÖĞRENCİ / WEB TASARIM / PROĞRAM TASARIM DİĞİTAL MEDYA / HACKİNG TOOLS
Lakap : ÖSKİ

https://oskan.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

III.   Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR Empty Geri: III. Ünite : KÜLTÜR ve TOPLUMSAL KURUMLAR

Mesaj tarafından aysien Salı Eyl. 23, 2008 4:48 pm

27. Toplumlar sırasıyla, göçebe avcılık ve toplayıcılık, yerleşik tarım ve çobanlık, zanaatçılık ve ticaret dönemlerinden geçerek sanayi aşamasına ulaşmışlardır.
Burada toplumların gelişme evreleri saptanırken aşağıdakilerden hangisi belirleyici özellik olarak alınmıştır?

A) İşbölümünün verimliliği
B) Tüketim biçimi
C) Gelir gider düzeyi
D) Temel üretim faaliyetleri
E) Üretim tüketim dengesi

(1988/ÖYS)



28. Bir eşyanın mal ya da hizmet sayılabilmesi için aşağıdakilerden hangisi gerekli değildir?

A) İhtiyaca cevap vermesi
B) Tüketilebilir olması
C) Değişim değerinin bulunması
D) Emek sonucu elde edilmesi
E) Çok miktarda üretilmesi

(1990/ÖYS)



29. Çağdaş devlet yönetiminde, görevler yerine getirilirken uyulacak kurallar önceden belirlenmiştir.
Böyle bir düzenlemenin temel gerekçesi hangisidir?

A) Görevlilerin yetkilerini genişletme
B) Devlet yönetimini değişken koşullara uydurma
C) Yöneticilerin keyfi (isteğe bağlı) kararlar almasını önleme
D) Devlet kurumları arasında eşgüdümü (koordinasyonu) sağlama
E) Yönetimin, özel ihtiyaçları daha iyi karşılamasını sağlama

(1988/ÖYS)



30. Otomobil üreten bir fabrikada, çeşitli görevle farklı işçiler tarafından yerine getirilmektedir. Örneğin, arabanın kaportasını birleştiren, kaportayı boyayan, motoru arabaya yerleştiren, elektrik işlerini yapan ve koltukları yerlerine takan hep farklı işçilerdir.
Bu durum aşağıdakilerden hangisine bir örnektir?

A) Tam istihdam
B) Gizli işsizlik
C) Kalite kontrolü
D) İşbölümü
E) Otomasyon

(1989/ÖYS)



31. Aşağıdakilerden hangisi, özellikle çoğulcu demokrasilerdeki eğitimin amaçları arasında önemli bir yer tutar?

A) Kültürel mirası yeni kuşaklara aktarma
B) Bilimsel ve mesleki bilgi verme
C) Farklı düşüncelere karşı hoşgörü kazandırma
D) Bilimsel ve teknolojik gelişmelere katkıda bulunma
E) Bireylerin yeteneklerini geliştirme

(1989/ÖYS)



32. Ekonomi kuramları, daima en az emekle en çok verim alacak yönde kararlar verebilen akılcı bir insan tipi üzerine kurulmuştur. Ekonomik sosyolojideki araştırmalar ise böyle bir insan tipinin evrensel olmadığını, insanın ekonomik davranışlarında içinde yaşadığı toplumun değer yargılarının, gelenek ve göreneklerinin de büyük ölçüde etkili olduğunu göstermiştir.
Bu parçada, ekonomik sosyolojinin yaptığı çalışmalardan hangisi üzerinde durulmuştur?

A) Tüm toplumlar için geçerli olan bir ekonomik model geliştirme
B) Ekonomi biliminin dayandığı varsayımların doğruluğunu irdeleme
C) Belirli bir toplum için en uygun olan ekonomik modeli saptama
D) Ekonomik öğelerin toplumsal yapı üzerindeki etkilerini araştırma
E) Toplumların ekonomik sorunlarına çözüm önerme

(1989/ÖYS)



33. İngiltere’de demiryolu ağı kurulunca, üretilen mallar trenle taşınmaya başlandı. Bu durum hem maliyeti azalttı, hem de yöresel pazarların yapısını değiştirerek rekabeti artırdı. Böylece fiyatlar düştü, halkın satın alma gücü yükseldi.
Bu durum, aşağıdakilerden hangisi için bir örnek oluşturur?

A) Ekonomideki gelişmenin uluslararası ticareti güçlendirmesi
B) Üretimde yeni araç gereç kullanmanın verimi artırması
C) Altyapıdaki değişmenin ekonomik yaşayışı etkilemesi
D) Ekonomik canlanmanın yeni buluşları özendirmesi
E) Üretim teknolojisindeki gelişmenin çalışma koşullarını değiştirmesi

(1989/ÖSS)



34. Babasoyu sisteminin egemen olduğu bazı topluluklarda amcakızı ile evlenilmez. Çünkü sistemin mantığı gereği amca, oğluna dışardan gelin alacak, kendi kızını ise dışarı verecek. Bu topluluklarda gelinler soy dışından gelir evlatlar ve kız kardeşler soy dışına verilir.
Burada sözü edilen evlilik türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Egzogami
B) Monogami
C) Endogami
D) Poligami
E) Matrilokal

(1990/ÖYS)



35. Bir vazo ya da tablo, eşya olarak kullanım değeri; Pazar malı olarak değişim değeri; atalardan anı kalmışsa bir anı değeri; bir eser olarak da sanat değeri taşıyabilir.
Böyle bir eşyanın, insanlar için farklı değerler taşımasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

A) İnsan emeğiyle elde edilmiş olması
B) Belli bir kültüre özgü olması
C) Değer yaratmak amacıyla üretilmiş olması
D) İnsanların çeşitli ihtiyaçlarını karşılayabilmesi
E) Değişik yöntemlerle üretilebilmesi

(1991/ÖSS)



36. Ailelerin “anaerkil”, “ataerkil” ve “modern (eşitlikçi, demokratik)” aile olarak sınıflandırmasında hangi ölçüt kullanılmıştır?

A) Ailede kararların alınış biçimi
B) Aile üyeleri arasındaki işbölümü
C) Ailedeki eş sayısı
D) Ailenin sahip olduğu çocuk sayısı
E) Ailenin yerleşme yeri

(1994/ÖYS)



37. Geleneksel tarım toplumlarında kaynakların büyük bir bölümü tapınak, saray yapımı ve savaş gibi alanlarda kullanılırdı. Bu toplumlarda halkın büyük çoğunluğu tasarruf yapamadığı gibi, temel ihtiyaçlarını bile zorlukla karşılardı. Ayrıca bu toplumlarda üretimin önemli bir bölümünü ihtiyat olarak saklamak gerekiyordu.
Bu durum geleneksel tarım toplumlarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisini açıklar?

A) Toplumsal yapının değişkenliğini
B) Nüfusun dağınık oluşunu
C) Siyasal yapının istikrarsızlığını
D) Ekonomik yatırımların azlığını
E) Kültürel yapının çeşitliliğini

(1991/ÖYS)



38. Bir ülkede belli bir dönemde yapılacak harcamalar, ülkenin geliri ve kredi olanakları ile sınırlıdır. Bu sınırlılık nedeniyle, ülke gelirinden eğitim, sağlık, sanayi, tarım, savunma, ulaşım gibi alanların her birine ne kadar pay ayrılacağı önceden kararlaştırılmalıdır.
Bu yolla erişilmek istenen temel amaç aşağıdakilerden hangisidir?

A) İthalat ve ihracatın kolaylaştırılması
B) Tasarrufun özendirilmesi
C) Başka ülkelerle ilişkilerin geliştirilmesi
D) Kaynakların ihtiyaçlara uygun bir biçimde dağıtılması
E) Yeni teknikler kullanılarak üretimin artırılması

(1992/ÖYS)



39. Zanaat tipi üretimde, bir işin tamamı aynı kişi tarafından yapılır. Zanaat dükkanlarında usta, kalfa, çırak arasındaki işbölümü, bir işin tümüyle öğretilmesi ve uygulanması kapsamında ortaya çıkan işbirliğini yansıtır. Oysa yakın zamanlara kadar endüstri tipi üretimde farklı bir durum vardı. Bu üretim tipinde iş bölümlere ayrılmıştı ve üretilen ürünün her bir parçası bir işçi tarafından, tekrar tekrar yapılıyordu. Bu işbölümünde işçi sadece kendi yaptığı parçanın ayrıntılarını biliyordu.
Bu parçada sözü edilen işbölümü farklılığını doğuran temel etken aşağıdakilerden hangisidir?

A) Üretim miktarı
B) Çalışan kişi sayısı
C) Ürünün kalitesi
D) Harcanan emek
E) Üretim çeşidi

(1993/ÖYS)



40. İnsanoğlu besinlerini avcılık – toplayıcılıkla elde ettiği göçebe yaşamdan sonra, sebze, meyve ve tahıl yetiştirdiği, hayvanları evcilleştirdiği yerleşik düzene geçmiştir. Bu aşamada, insanoğlu kendine uzun süre yetecek miktarda besin üretmeye başlamış; boş zamanlarında taş, boynuz, kemik, fildişi, deri, toprak ve madenden araç ve süs eşyası yaparak zanaat ve ticareti öğrenmiştir.
Yerleşik yaşama geçişle birlikte, insanların zanaat ve ticaret gibi uğraşlara yönelmesine olanak sağlayan gelişme aşağıdakilerden hangisidir?

A) Daha nitelikli giysi ve barınaklar yapılması
B) Üretilenlerin tüketeceğinden daha fazla ürün elde edilmesi
C) Beslenme alışkanlıklarında değişiklik olması
D) Nüfus yoğunluğunun artması
E) Topluluklar arasındaki anlaşmazlıkların çoğalması

(1994/ÖSS)



41. — Tarımla uğraşan bir kişinin traktörü
— Balıkçılıkla geçinen bir kişinin ağı
— Bir terzinin dikiş makinesi
ekonomide aşağıdaki kavramlardan hangisine birer örnektir?

A) Üretim biçimi
B) Üretim malı
C) Üretim aracı
D) Üretim faktörü
E) Üretim ilişkisi

(1994/ÖYS)



42. Devletin gerekliliği konusunda, tarihçiler genellikle olumlu yargılara varmışlardır. Toplum yaşamında kaba kuvvetten ve kargaşadan doğacak sakıncaların tek güvencesi olarak örgütlü ve merkezi bir gücün, yani devletin varlığı görülmüştür.
Bu görüşe göre devletin bir toplumda yerine getirdiği temel işlev aşağıdakilerden hangisidir?
A) Toplumdaki gelenekleri değişmelere karşı koruma
B) Farklı öğelerden yeni bir bütün oluşturma
C) Toplumun ekonomik dirliğini sağlama
D) Bireylerin değer ve tutumlarını belirleme
E) Toplumsal düzeni kurma, yürütme ve koruma

(1994/ÖYS)



43. Metal bıçak, keski, testere, çekiç vb. aletlerin bulunmasıyla, örneğin duvarcılıkta ve ağaç doğramacılığında aynı ürünün farklı zamanlardaki üretiminde düzgünlük ve eşitlik önem kazanmaya başladı.
Burada, üretimdeki hangi gelişmeden söz edilmektedir?

A) İşbölümü
B) Standardizasyon
C) Kaynak kullanımı
D) Uzmanlaşma
E) Piyasa ekonomisi

(1997/ÖYS)



44. Makineleşmeyi, insanları tembelliğe ittiği, kırları yok edip kentleri doğurduğu, çevreyi kirlettiği, çalışanlar arasındaki farklılaşmayı pekiştirdiği ve insanlar arasında yabancılaşmaya neden olduğu için kınıyorum.
Böyle bir eleştiriye, makineleşme sonucu ortaya çıkan aşağıdaki durumlardan hangisi yol açmıştır?

A) İnsanların düşünsel çalışma olanağının artması
B) İnsan gücü ile gerçekleştirilemeyecek işlerin başarılması
C) İnsan emeğindeki verimin yükselmesi
D) Emeğin üretimdeki payının azalması
E) Doğadaki dengenin ve toplumdaki düzenin değişmesi

(1995/ÖSS)



45. Tarım öncesi topluluklar, zamanı gelince hasat edecekleri ya da tohumluk olarak kökü üzerinde bıraktıkları yabanıl bitkileri otoburlardan korumak zorundaydılar. Bu amaçla, otobur yaban sürülerini topluca bir yerde beslemeye başladılar. Böyle bir uygulama, onlara, bu hayvanlardan yararlanma olanağı da sağladı.
Bu parçada, tarım öncesi topluluklarda aşağıdakilerden hangisine geçiş süreci anlatılmaktadır?

A) Üretimde alet kullanımına
B) Avcılık ve toplayıcılığa
C) Takas yoluyla ürün değişimine
D) Hayvanların evcilleştirilmesine
E) Yeteneğe dayalı iş bölümüne

(1996/ÖYS )



46. Türkiye’nin köylük yörelerindeki geniş aile tipinde, aile üyelerinin birbirlerine nasıl davranacakları, kimin sözüne önce uyulacağı gibi konulara ilişkin belli kurallar vardır. Örneğin gelinler kaynanaya karşı gelebilirken, kayınbabaya saygılı davranırlar. Gelinlerin birbirlerine karşı saygılı davranışları ise kocalarının yaşlarıyla ilişkilidir. Örneğin evin büyük oğlunun eşi, yaşça öteki gelinlerden küçük olsa da ona büyük gelin denir.
Bu parçaya dayanarak, geniş aileyle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir?

A) Ailenin yapısını üyeler arasındaki ilişkiler belirler.
B) Ailede her bireyin farklı görev ve sorumluluğu vardır.
C) Ailede işbölümü yaşa göre belirlenir.
D) Aile içi ilişkiler erkek otoritesi üzerine kuruludur.
E) Ailede üye sayısı arttıkça ilişkiler karmaşıklaşır.

(1996/ÖSS)



47. Toplumda,

I. Kültürel bilgi birikimini gelecek nesillere aktarma
II. Düzeni sağlama ve koruma
III. Mal ve hizmetleri üretme ve dağıtma
IV. Neslin devamını sağlama
işlevlerini yerine getiren kurumlar aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak adlandırılmıştır?


A) Siyaset Ekonomi Eğitim Aile
B) Eğitim Siyaset Ekonomi Aile
C) Siyaset Eğitim Aile Ekonomi
D) Eğitim Aile Ekonomi Siyaset
E) Aile Siyaset Eğitim Ekonomi


(1996/ÖYS)



48. Paranın icadıyla birlikte, sebze karşılığında meyve, hayvan karşılığında ev, içki karşılığında deri almak isteyen birini bulma sorunu ortadan kalkmış oldu.
Yukarıdaki parçada, paranın toplumsal yaşamdaki işlevlerinin hangisinden söz edilmektedir?

A) Tüketimi teşvik etme
B) Gereksinimleri çeşitlendirme
C) İşbölümünü kolaylaştırma
D) Üretimi düzenleme
E) Alışverişte kolaylık sağlama

(1995/ÖYS)



49. 19. yüzyılın sonlarında ortaya çıkan seri üretim anlayışı çalışanların işlerinden soğumasına ve işlerine yabancılaşmasına neden oldu. Çünkü bu sistemde:

İşçiler işlerini kendileri düzenlemediklerinden ve ne üretileceğine kendileri karar vermediklerinden, emekleriyle ortaya koydukları ürünlerden uzaklaştılar.

İşçiler, üretim biçimi ve zamanlaması, makine ve aletlerin seçimi gibi konulardan uzak tutulduklarından, çalıştıkları ortamın denetimini kaybettiler.

Bu görüşe göre, seri üretim sistemi çalışanların hangi isteklerini karşılamada yetersiz kaldığı için yabancılaşmaya yol açmaktadır?

A) Çeşitli sosyal haklardan yararlanma
B) Çalışma süresi sonunda yeterince dinlenme
C) Rahat yaşamayı sağlayacak bir gelir elde etme
D) Toplumsal konumunu güçlendirme
E) İşle ilgili kararlara katılma

(1998/ÖSS)



50. Bir kentin sokaklarında asfaltın yumuşak olduğu günler, güneş çarpması vakalarının sayısının da arttığını gözlemlemek mümkündür. Ancak bu ilişkiye dayanarak, ”Asfaltın yumuşaması güneş çarpmasına neden olmuştur.” yargısına varılamaz.
Bu görüşün temelini aşağıdaki yargılardan hangisi oluşturmaktadır?

A) Konuya uygun olmayan ölçme aracı kullanmak,araştırmacıyı yanıltabilir.
B) Bir gözlemin bilimsel değer taşıyabilmesi için bu gözlemin bilim adamlarınca yapılmış olması gerekir.
C) İki olay arasındaki ilişkinin niteliği zaman ve mekana göre değişmez.
D) Olayların aynı zamanda gerçekleşmesi, aralarında her zaman yüksek ilişki olduğunu gösterir.
E) İki olay arasında yüksek ilişki gözlenmesi, bu olaylardan birinin ötekinin sonucu olduğu anlamına gelmeyebilir.

(1998/ÖSS)



51. Aşık Veysel, tasavvuf düşüncesiyle halk yaşantısını sazında ve sözünde birleştiren bir ozandır. Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, Karacaoğlan gibi halk ozanı ve düşünürlerden esinlenen Aşık Veysel, hem doğa ve insan sevgisini, hem de toplum sorunlarını kendine konu edinmiştir.
Bu parçada, bir halk ozanının aşağıdaki özelliklerinden hangisi vurgulanmaktadır?

A) Yaşadığı toplumun kültürel birikiminden etkilenmesi
B) Yaşanmış olayları kendi çağına göre yorumlaması
C) Toplumun değerlerinin sonraki kuşaklara aktarılması
D) Toplumlar arası kültürel alışverişe katkıda bulunması
E) Ele aldığı konuları yalın bir anlatımla sunması

(1993/ÖSS)



52. Bir miktar para harcayarak işletmenin fabrika çiftçinin sulama kanalı, devletin otoyol yaptırması “yatırım”a birer örnektir.
Buna göre, bir harcamanın yatırım özelliği taşıması aşağıdakilerden hangisine bağlıdır?

A) Bir malın emekle işlenmesine olanak sağlamasına
B) Ülkenin sahip olduğu öz kaynakları kullanmasına
C) Yeni bir üretim ve hizmet kapasitesi yaratmasına
D) Üretimle tüketim arasında denge sağlanmasına
E) Çağdaş teknoloji üzerine kurulu olmasına

(1997/ÖYS)


Cevapları
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
A D E E A E E D E A

11 12 13 14 15 16 17 18 19 20
C A C E D B C D C D

21 22 23 24 25 26 27 28 29 30
D E E D E B D E C D

31 32 33 34 35 36 37 38 39 40
C B C A D A D D E B

41 42 43 44 45 46 47 48 49 50
C E B E D D B E E E

51 52
A C
aysien
aysien
SİTE YÖNETİCİSİ
SİTE YÖNETİCİSİ

Erkek
Mesaj Sayısı : 877
Yaş : 37
Nerden : ÇORUM / MERKEZ
İş/Hobiler : ÖĞRENCİ / WEB TASARIM / PROĞRAM TASARIM DİĞİTAL MEDYA / HACKİNG TOOLS
Lakap : ÖSKİ

https://oskan.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz